Doğum başlaması üç şekilde gerçekleşir. Doğum sancıları başlayabilir, Nişan gelebilir ya da Suların gelmesi şeklinde doğum başlar. Her gebede doğum başlangıç belirtileri farklı şekillerde görülebilir.
Nişan Gelmesi ile Doğum Başlaması
Gebelik boyunca rahim ağzında sümüksü bir tıkaç birikir. Bu tıkaç koyu kahverengi , kırmızı ve pembe renginde olabilmektedir.Doğum başladığı zaman bu rahim ağzında biriken tıkaç atılır.Bu pembe renkli akıntı rahim ağzında çatlayan damarlardan kaynaklanır.Nişan gelmesi bazen birkaç gün sürebilmektedir.
Suların Gelmesi ile Doğum Başlaması
Bebeği saran amniyotik su kesesinin patlayarak amniyotik sıvının dışarı akması doğumun başlamasına neden olmaktadır. Su gelmesi yaşayan bir gebenin hemen doktoru ile bağlantı kurması gereklidir.
Bir gebenin suyu geldiği zaman genellikle bol miktarda sıvı iç çamaşırlarını ve kıyafetlerini ıslatır. Su geldiğini fark etmemek mümkün değildir. Bazen amniyotik kesedeki yırtık çok küçük olur ve çok az sıvı gelir ve bu durum idrar ya da akıntı ile karışabilir. Yine de az su bile gelse hasta mutlaka doktoru ile temas kurmalıdır. Bu gelen sıvının pH kağıdı ile amniyotik sıvı olup olmadığı anlaşılabilmektedir.
Genellikle su kesesi patladığı sırada doğum sancısı yoksa birkaç saat içinde mutlaka sancılar başlar. Ama önce sancılar başladıysa ve su kesesi daha sonra kendiliğinden patlarsa artık doğum yaklaşmış demektir.
Su kesesi patladıysa ve hastanın sancıları yoksa doğumu hızlandırmak için suni sancı verilmelidir. Su kesesi patladığı andan itibaren bebeğin akciğerleri enfeksiyon kapmasın ve susuz beklemesin diye en geç 12-24 saat içerisinde doğum gerçekleştirilmelidir.
Amniyotik sıvı şeffaf ve temiz bir sıvıdır. Ama bazen amniyotik sıvı içerisinde koyu yeşil yada kahverengi renk değişikliği varsa bebeğin kakasını yaptığını gösterir, bebek sıkıntıdadır ve acilen doğum gerekirse sezaryenle gerçekleştirilmelidir.
Doğum Sancılarının Başlaması
Doğum sancıları latent ve aktif denilen iki aşamada yaşanmaktadır. Latent dönemde doğum sancıları öncelikle düzensiz ve hafif ağrılar şeklindedir. Daha sonra hem ağrıların şiddeti giderek artar hem de ağrılar arasındaki süre kısalır, ritmik ve düzenli bir şekilde gelmeye başlar. Bu kasılmalar sayesinde bebeğin başı doğum kanalında hem ilerler hem de rahimi açar. Ayrıca rahim ağzında incelme ve yumuşama gerçekleşir. Bu şekilde rahim ağzı 10 cm’e kadar açılır ve bebeğin doğumu bu şekilde mümkün olmaktadır.
Makale ile ilgili resmi buraya tıklayarak görüntüleyebilirsiniz.